İki kardeşin yürek yakan dramı

Konu: İki kardeşin yürek yakan dramı Çarş. Ara. 31, 2008 3:10 pm

İki kardeşin yürek yakan dramı
29 Aralık 2008 Pazartesi 20:16
Hiç okula gitmediler... Hatta hiç sokağa bile çıkmadılar. Dünyayı evlerinin penceresinden izliyorlar. Durumları herkesin içini acıtıyor...

Cilt hastası iki kardeşin durumu içler acısı. Vücutlarının her tarafı yara olduğu için dışarı çıkamayan, okula gidemeyen kardeşler, dünyayı derme çatma evlerinin penceresinden izliyor. Kardeşlerin hastalığının tıbben çaresi bulunmaması ise en büyük üzüntüleri. Kocaeli'nin Kandıra ilçesi Döngelli köyünde yaşayan ve doğduklarında cilt hastalığına yakalanan Serpil Aygül (16) ve Barış Aygül'un (12) durumu görenleri derinden yaralıyor. Hijyenik bir ortamda yaşaması gereken kardeşlerin şu anda kaldığı ev normal bir insanın bile yaşayamayacağı kadar kötü. Farelerin cirit attığı evde, kardeşlerin hastalığı daha da depreşiyor.

DÜNYAYI PENCEREDEN SEYREDİYORLARSerpil ve Barış, hastalıkları nedeniyle dışarı çıkamadığı için dünyayı sadece pencereden seyredebiliyor. Dört duvar arasında yaşayan Barış ve Serpil'e sadece Maviş ismini verdikleri muhabbet kuşları arkadaşlık ediyor. Vücutlarının her tarafı cilt hastalığından dolayı yaralar içerisinde olan kardeşlerin tüm ihtiyaçlarını anneleri karşılıyor. Anne Melek Aygül, çocuklarının her gün çamaşırlarını değiştirip yıkamak zorunda kalıyor. Gazlı bezle çocuklarının tüm vücudunu mumya gibi saran fedakar anne, çocuklarını ilaçlamak için her gün saatlerce uğraşıyor.

HASTALIĞIN ÇARESİ YOK
Hastalığın tedavisi için Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi ve Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne defalarca götürülen iki kardeş için her iki yerden de aynı cevap alınmış; hastalığın tedavisi yok. Doktorlar, çocukların yaralarının artmaması için tozsuz ve hijyenik bir ortamda yaşaması gerektiğini ifade etmiş.

İÇLERİNDE DE YARA VAR

Çocuklarının gözünün önünde erimesinin acısını yaşayan anne Aygül, çok sıkıntılı günler geçirdiğini söyledi. Aygül, "Hastanelere götürdüğümüzde hastalığın tedavisi yok dediler. Sürekli çocuklarımı ilaçlıyorum. Vücutlarında nasıl yara varsa içinde de aynı şekilde yara olduğunu söylüyor doktorlar. Onun için katı yiyecekler yiyemiyorlar, sıvı mama yiyebiliyorlar. Her gün çamaşırlarını değiştirip onları ilaçlıyorum. Evde fareler olduğu için çocuklarım çok korkuyor." diye konuştu.

FARELER CİRİT ATIYOR
Cilt hastası olan 16 yaşındaki Serpil ise farelerin yatağının üstüne kadar çıktıklarını söyleyek, "Fareler, beni çok korkutuyor. Yaralarım geceleri çok acı veriyor. Çok acı çekiyorum. Hiç okula gitmedim. Okula gitmeyi çok isterdim. Arkadaşlarımla oynardım. Şimdi buradan yeni evimize taşınmayı çok istiyorum." dedi.

YENİ EVLERİ İÇİN EŞYA LAZIM
Babadan kalma kırık dökük bir evde yaşayan ailenin yeni bir ev yapma imkanı olmadığı için baba Kasım Aygül, Kaymakamlığa müracaat etmiş. Kandıra Kaymakamlığı aileye sahip çıkarak aileye yepyeni bir ev yaptırmış. Şimdi yeni yapılan eve geçmek isteyen aile evlerine koyabilecekleri eşyaları olmadığı için evlerine taşınamadı.

Kimse Yok Mu Derneği'ne eşya yardımı için müracaat eden ailenin incelemesini yapmak üzere ailenin kapısını çalan Kimse Yok Mu Derneği, zor durumdaki ailenin ev eşyası ihtiyaçlarını karşılama kararı aldı. Dernek, mağdur ailenin tüm ev eşyası ihtiyaçlarını karşılayarak, yeni evlerine yerleşmesi için gerekli olan her şeyi yapacak.